ABD Başkanı Donald Trump'ın Golan Tepeleri'ni İsrail toprağı olarak tanımasının hukuki açıdan dayanağı olmadığını söyleyen Altay, şöyle dedi:

"Trump'ın kararının hiçbir hukuki dayanağı yok. Trump'ın sadece kişisel olarak arzusunu ortaya koyan bir karardır. Golan Tepeleri 1967'de yapılan anlaşma gereğince Filistin'indir. İsrail'in sadece Golan Tepeleri'nde değil, Filistin'de dindaşlarımıza, Müslüman kardeşlerimize yönelik hem işgali hem ambargosu ve izolasyonu hem basıncı ve baskısı, hain ve alçakça saldırılarıyla katliamları devam etmektedir. Bunu kabul etmemiz mümkün değildir. Türkiye'nin İsrail konusundaki politikaları da Filistinli kardeşlerimizle gerçek bir dayanışmayı yansıtmaktan da uzaktır. Bunun da altını çizmek lazım. Türkiye, İsrail konusunda güçbirliği içerisinde tek ses olmamız lazım. Hem de daha yüksek refleks göstermemiz lazım. Biz Filistinli kardeşlerimize yönelik bu tür saldırı ve hamleler karşısında Türkiye'nin ve orta yerindeki hükümetin olumlu kararlarını da her zaman destekleriz."

'TÜRKİYE'NİN BEKA SORUNU YOK'

Beka tartışmalarına da değinen Engin Altay, şöyle devam etti:

"Beka, beka, beka dediler. Beka şudur, 4 harfli bir kelimedir. Birinci harfi 'batırdığımız' demek, ikinci harfi 'ekonomi' demek, üçüncü harfi 'kurtarma' demek, dördüncü harfi ise 'arayış' demek. Yani 'batırdığımız ekonomiyi kurtarma arayışındayız' diyorlar. Bekanın da Türkiye'deki karşılığı budur. Türkiye'nin bir beka sorunu yok. Türkiye bundan önce daha ağır badireleri ve tehditleri bertaraf etmesini bilmiştir. Türkiye bin yıllık Anadolu kardeşliğini korumuştur. Bundan sonra da Türkiye'yi 3- 5 terör örgütünün yokluk ve varlık sürecine sokması mümkün değildir. Bu millet 82 milyonuyla kardeştir. Kardeş olarak yaşama arzusu ve iradesi içerisindedir. Millete fitne ve fesat sokarak 3- 5 oy alma uğruna Türkiye'ye yönelik bir provokatif söylemi de son derece tehlikeli buluyoruz."