Cumhurbaşkanı Başdanışmanı ve Cumhurbaşkanlığı Hukuk Politikaları Kurulu Başkanvekili Mehmet Uçum, yargı bağımsızlığının ve hukuk devleti anlayışının önemine dikkat çektiği pazar yazısında, savcıların idari görevden tekrar savcılığa dönmelerinin eleştirilmesini "akıl dışı" olarak nitelendirdi. Uçum, bağımsız bir yargının, egemenlik hakkının bir fonksiyonu olduğunu vurguladı.
Yargı Bağımsızlığının Temelleri
Mehmet Uçum, Türkiye'de yargı bağımsızlığının geçmişteki tartışmalarını hatırlatarak, Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun (HSK) yapısını ele aldı. HSK Başkanının Adalet Bakanı olması ve Bakanlık Müsteşarının Kurul üyesi olarak görev yapmasının, yargı bağımsızlığına aykırı olduğu yönündeki görüşlerin, günümüzde de bazı çevrelerde sürdüğünü belirtti. Uçum, bu tür bir bakış açısının demokrasilerde yargı erkinin işleyişine zarar verdiğini ifade etti.
Yargının İşlevi ve Tarafsızlığı
Yargı erkinin bağımsızlığının yalnızca kurumsal değil, işlevsel olduğunu belirten Uçum, yargının tarafsızlık ilkesinin iç ve dış tüm çıkar odakları karşısında nötr kalmayı gerektirdiğini kaydetti. Uçum, yargının bağımsızlığını korumanın, yalnızca iç dinamiklerden değil, uluslararası etkilere karşı da geçerli olması gerektiğinin altını çizdi. Bu bağlamda, bağımsız bir yargının sadece egemenlik içindeki hakları değil, uluslararası sözleşmelere dayalı yükümlülükleri de göz önünde bulundurması gerektiğini vurguladı.
Demokratik Meşruiyetin Önemi
Uçum, Türkiye’deki yargı idaresinin demokratik meşruiyetinin, halk tarafından seçilen iradelerce belirlenmesi gerektiğini ifade etti. HSK'nın üyelerinin bir kısmının TBMM ve Cumhurbaşkanı tarafından belirlenmesinin, yargı idaresindeki demokratik meşruiyetin sağlanmasında önemli bir unsur olduğunu belirtti. Yargının işleyişinde demokratik meşruiyetin eksikliği, yargısal aktivizmin artmasına ve dolayısıyla antidemokratik bir yönetim anlayışının ortaya çıkmasına neden olabilecektir.
Ulusal Yargı ve Egemenlik
Mehmet Uçum, hiçbir bağımsız ülkenin, yargısının millilik özelliğinin aşındırılmasına ve ulusal yargı yetkisinin uluslararası mercilere devredilmesine rıza göstermeyeceğini vurguladı. Ulusal yargının bağımsızlığı, ülkenin egemenlik haklarının korunması açısından kritik bir öneme sahip. Uçum, bu bağlamda, uluslararası yargı mercilerinin varlığının, ulusal yargının bağımsızlığını zayıflatmayacak şekilde düzenlenmesi gerektiğini belirtti.
Sonuç olarak, Mehmet Uçum'un ifadeleri, yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığı konusundaki tartışmaların temel dinamiklerini gözler önüne seriyor. Yargının işleyişinde demokratik meşruiyetin sağlanması ve ulusal egemenliğin korunması, Türkiye'nin hukuk sisteminin geleceği açısından kritik bir öneme sahip.