Usta oyuncu Şerif Sezer Arna, eşiyle birlikte yaşadığı trafik kazasının ardından ilk kez basın mensuplarıyla bir araya gelerek o korku dolu anları paylaştı. Muğla’nın Milas ilçesinde meydana gelen kaza, Arna ve eşinin büyük bir şansla hafif yaralarla kurtulmasıyla sonuçlandı. Kazanın detaylarını anlatarak, bu tür olayların ne kadar talihsiz olabileceğine dikkat çekti.
Kazanın Detayları
78 yaşındaki Şerif Sezer Arna, kaza anında yaşananların saniyelerle ifade edilebilecek bir farkla daha kötü sonuçlanabileceğini belirtti. "İki saniye sonra karşılaşmış olsak ölebilirdik" diyen Arna, karşı taraftan gelen aracın refüjü aşarak önlerine fırladığını ve o an ne olduğunu anlamadan çarpıştıklarını ifade etti. Bu kaza, 25 Mayıs tarihinde 19 Mayıs Bulvarı'nda, Şevket A. isimli sürücünün kontrolünü kaybetmesi sonucu meydana geldi. Arna, kazanın ardından kendisi ve eşinin durumunu kontrol etmek için birbirlerine baktıklarını ve "Hiçbir şeyimiz yok mu diye düşündük" şeklinde konuştu.
Şans ve Kazanın Olasılığı
Arna, kaza sırasında sürücünün alkollü olduğunu ve direksiyon hakimiyetini kaybederek refüjü aştığını vurguladı. Bu tür kazaların milyonda bir olasılıkla gerçekleştiğini belirten usta oyuncu, olayın kendileri için nasıl büyük bir tehlike oluşturduğunu dile getirdi. Eşiyle birlikte hafif yaralarla kazayı atlattıklarını, ancak yaşananların kendileri üzerinde derin bir etki bıraktığını ifade etti.
Aileden İlk Açıklama
Kazanın ardından oyuncunun kızı Deniz Arna, sosyal medya üzerinden anne ve babasının sağlık durumuyla ilgili bir paylaşımda bulundu. "Annem de babam da gayet iyiler, çok şükür. Arayan soran herkese teşekkür ederim" diyerek, ailesinin durumunun iyi olduğunu duyurdu. Bu açıklama, aile bireylerinin yaşadığı korkulu anların ardından gelen bir rahatlama kaynağı oldu.
Şerif Sezer Arna'nın yaşadığı bu olay, trafik güvenliği konusunu bir kez daha gündeme getirirken, dikkatli sürüşün önemini de gözler önüne serdi. Trafik kazalarının her an yaşanabileceği gerçeği, hem sürücülerin hem de yayaların dikkatli olmasını zorunlu kılıyor. Arna, bu tür durumların önlenmesi adına toplumsal farkındalığın artırılması gerektiğini de vurguladı.