Temporal Lob Epilepsisi hastası olan ve bu hastalığı nedeniyle intihar ettiği konuşulan Mesut Yılmaz'ın oğlu Yavuz Yılmaz'ın yaşadıklarını anlayabilmek adına uzmanların anlattıklarına kulak vermek şart.
Beynin temporal lobundan kaynaklanan, hareket, duygu ve psikişik bozuklardan oluşan nöbetlerle kendini gösteren epilepsi türüne Temporal Lob Epilepsisi adı verildiğini işaret eden uzmanlar, hastalarda bellek ve öğrenme bozukluğu, depresyon gibi bozulmalarla ilerlediğini de hatırlatıyor.
Bu epilepsi hastalarının yaklaşık yüzde 90'ının nöbet geleceğini önceden hissedebildiği üzerinde duran uzmanlar, bu hissetme durumunun aura olarak isimlendirildiğini, en sık görülen auranın da hastaların karın bölgesinde tam tarif edemedikleri bir yükselme hissi olduğunun altını çiziyor. Bunun yanı sıra korku, kaygı, karıncalanma, deja vu, jamais vu ve depersonalizasyon gibi şekillerde de auraların meydana gelebileceğini savunan uzmanlar, nöbet geçirme esnasında hastanın bilinç durumuna ilişkin farklılıklar yaşanabileceğini kaydediyor.
Temporal Lob Epilepsisi'nde nöbetlerin büyük kısmında istemsiz, yarı istemli, koordine, motor hareketler gelişir. Dudak şapırdatma, çiğneme, yalanma, yutkunma, diş gıcırdatma, birşeyler toplama, değişik el hareketleri, vokalizasyon, tükürme gibi motor hareketlerin de gözlemlenebileceğini vurgulamakta fayda var.
Yavuz Yılmaz'ın ölümüne sebep olduğu ifade edilen Temporal Lob Epilepsisi, ilaç tedavisi ile bir kısım hastalarda olumlu sonuçlar doğurabiliyor fakat çoğunlukla ilaca karşı direnç oluşması durumunda çok daha zor kontrol edilebilir bir hastalık haline gelebiliyor. Uygun hastalarda ise epilepsi cerrahisinin müdahalesi ile yüzde 70 ve üzeri oranda başarı sağlanabiliyor.
