İlave TV’nin kurucusu Arif Kocabıyık, Türkiye'de sokak röportajı formatını en etkili şekilde kullanan isimlerden biri olarak dikkat çekiyor. 2025 yılında yaşanan gözaltı süreci sırasında 42 yaşında olduğu belirtilen Kocabıyık, özellikle siyasi ve toplumsal konulara yönelik sokak röportajlarıyla geniş bir izleyici kitlesine ulaşmayı başardı. Kocabıyık’ın cesur soruları ve mizahi-eleştirel üslubu, İlave TV'nin popülerliğini artıran unsurlar arasında yer alıyor.
Neden Tutuklandı? Suçlama Ne?
Arif Kocabıyık, 2025 yılının Mayıs ayında bir sokak röportajında sarf ettiği ifadeleri nedeniyle “Cumhurbaşkanına hakaret” suçlamasıyla Antalya’da gözaltına alındı. Güvenlik Şube Müdürlüğü tarafından yapılan açıklamalara göre, Kocabıyık’ın Instagram üzerinden gerçekleştirdiği yayınlar, suçlamanın temelini oluşturmaktadır. Bu durum, Kocabıyık’ın medya içeriklerinde ifade özgürlüğü ile ilgili sorgulamalara neden oldu.
Gözaltı ve Tutuklama Sürecindeki Hızlı Döngü
Kocabıyık’ın hukuki süreci, ardı ardına gelen gözaltı ve tahliye kararlarıyla dikkat çekti. Sürecin detayları ise şu şekilde ilerledi: 7 Mayıs 2025 tarihinde ilk olarak “Cumhurbaşkanına hakaret” suçlamasıyla tutuklandı; 14 Mayıs 2025’te tahliye oldu. Ancak, 15 Mayıs 2025 tarihinde aynı suçlamayla yeniden gözaltına alındı ve tekrar tutuklandı. 26 Mayıs 2025’te serbest bırakılan Kocabıyık, 28 Mayıs 2025 tarihinde savcılığın itirazı sonrası üçüncü kez tutuklandı. Bu hızlı gözaltı ve tahliye döngüsü, sosyal medya ve hukuk çevrelerinde “alışılmışın dışında bir süreç” olarak değerlendirildi.
Kamuoyundaki Etkisi ve Tartışmalar
Arif Kocabıyık’ın tutuklanması, medya özgürlüğü, sokak röportajlarının sınırları ve ifade özgürlüğü konularında yeniden tartışmalara yol açtı. Kocabıyık’ın içerikleri, vatandaşların siyaset ve ekonomi hakkındaki görüşlerini ifade etmesi açısından büyük ilgi gördü. Uzmanlar, bu olayın Türkiye’de bağımsız içerik üreticilerinin karşılaştığı hukuki süreçlerin görünürlüğünü artırdığını ve “cumhurbaşkanına hakaret” suçlamasının uygulanma biçimi üzerine kamuoyunda tartışmalar yarattığını belirtti.
Basın Özgürlüğü ve Yargı Sürecine Dair Önemli Bir Örnek
Kocabıyık’ın bir ay içinde üç kez tutuklanıp serbest bırakılması, yargı süreçlerinin hızı ve sosyal medya ile tepki dengesi açısından dikkat çekici bir vaka olarak değerlendirilmektedir. Bu durum, hem basın özgürlüğü hem de dijital medya alanında faaliyet gösteren içerik üreticilerinin hukuki konumuna dair tartışmaları yeniden gündeme taşımıştır. Kocabıyık’ın durumu, Türkiye’deki medya ikliminin ve ifade özgürlüğü mücadelesinin önemli bir örneği olarak öne çıkmaktadır.