Binlerce yıllık tarihi geçmişi, doğal güzellikleri ve yaşayan kültürüyle Ordu, Karadeniz'in en özel şehirlerinden biri olmayı sürdürüyor. Masmavi koyları, yemyeşil yaylaları ve mistik hikâyeleriyle şehir, doğa ve kültür turizminin gözdesi haline geldi.

M.Ö. 7. yüzyılda Kotiora adıyla Miletliler tarafından kurulan şehir, Roma, Bizans ve Osmanlı dönemlerinde de önemini korudu. 1461'de Osmanlı topraklarına katılan Ordu, adını askeri birliğe ev sahipliği yapmasından alıyor.

Yaylacılık kültürü yüzyıllardır canlılığını koruyor

Ordu'nun en önemli kültürel değerlerinden biri olan yaylacılık, halen canlı şekilde yaşatılıyor. Çambaşı, Perşembe, Düzoba, Korgan ve Keyfalan gibi yaylalar yaz aylarında doğaseverlerin uğrak noktası haline geliyor. Yaylalarda kurulan yöresel pazarlar ve düzenlenen şenlikler, geleneksel kültürün nesilden nesile aktarılmasını sağlıyor.

Özellikle temmuz ve ağustos aylarında düzenlenen yayla festivalleri, horon, kemençe, güreş ve at yarışlarıyla renkleniyor. Ahşap evlerde konaklama, serin dağ havası ve özgün mutfağıyla yaylalar unutulmaz bir deneyim sunuyor.

Perşembe, Karadeniz'in sakin yaşam noktası

Ordu’nun Perşembe ilçesi, 2012’de "Cittaslow" unvanını kazanarak sakin şehirler arasına girdi. Doğal koyları, tarihi kilise ve camileriyle dikkat çeken ilçe, Hoynat Adası, Yason Burnu ve Vona antik yerleşimi gibi duraklarıyla öne çıkıyor.

Kayseri’de Filistin için destek, İsrail’e tepki
Kayseri’de Filistin için destek, İsrail’e tepki
İçeriği Görüntüle

Yason Burnu Yarımadası, hem doğal plajları hem de Yason Kilisesi ile ziyaretçileri etkilerken, mitolojik Altınpost efsanesine konu olmasıyla da tarih meraklılarının ilgisini çekiyor. Yönetmen Christopher Nolan’ın "The Odyssey" adlı filminin bazı sahneleri için bölgeyi tercih etmesi ise Perşembe’yi uluslararası platformda tanıtabilir.

Hoynat Adası ve Perşembe Yaylası turizmin gözdesi

Tarihi sarnıç ve kale kalıntılarına ev sahipliği yapan Hoynat Adası, geçmişte gemiciler için depo ve sığınak olarak kullanılmış. Bugün 2. derece arkeolojik sit alanı olan ada, Ordu’nun kültürel hazinelerinden biri.

1500 metre rakımdaki Perşembe Yaylası ise menderesleriyle büyüleyici bir doğa manzarasına sahip. Şenliklerin yanı sıra doğa yürüyüşü, yamaç paraşütü, piknik ve safari gibi etkinliklerle bölge yaz turizminin önemli merkezlerinden biri olarak öne çıkıyor.

Organik tarım ve eko turizmin adresi: Kabakdağı Köyü

Fatsa’ya bağlı Kabakdağı Köyü, Osmanlı-Rus Savaşı sonrası Batum’dan göç eden ailelerce kurulmuş. Bugün ise organik tarım ve eko turizm ile örnek bir yerleşim yeri haline gelmiş durumda. Köyde 100’ü aşkın yöresel yemek çeşidi bulunuyor, cevizin başrolde olduğu tariflerde kişniş, çörek otu ve fesleğen dikkat çekiyor.

Köy, aynı zamanda Türkiye’de “Destinasyon Organize Yaşam Bölgesi (OYB)” konseptiyle hayata geçirilen ilk kırsal yaşam alanı. Gerçek yaşam alanlarında konaklama sunan bu modelde, misafirler geleneksel evlerde kalıp doğayla iç içe tatil yapabiliyor.

Boztepe ve fındık müzesiyle Ordu'da kent kültürü

Ordu’nun seyir noktası Boztepe’ye teleferikle ulaşan ziyaretçiler, Karadeniz’in mavisini panoramik olarak izleyebiliyor. Piknik alanları ve restoranlarıyla Boztepe, şehir merkezine yakın doğayla buluşma noktalarından biri.

Öte yandan Türkiye’nin ilk fındık müzesi olan Kahraman Sağra Fındık Müzesi, kentin tarım geçmişine ışık tutuyor. Tarihi bir konakta kurulu müze, fındığın üretim sürecinden kullanımına kadar geniş bir perspektif sunuyor.

Ordu'nun kültürel mirasları keşfedilmeyi bekliyor

Taşbaşı Mahallesi'ndeki tarihi evler ve kiliseler, Ordu’nun eski yaşam kültürünü yansıtıyor. Gaga Gölü gibi doğal alanlar ise zengin su florasıyla biyolojik çeşitlilik sunuyor. Ayrıca Karadeniz’in kahraman gemisi olarak bilinen Rüsumat No: 4’ün replikası da sahilde ziyaretçilerini bekliyor.

Kaynak: AA