Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), politika faizini yüzde 50 seviyesinde sabit tutarak piyasanın beklentilerini karşıladı. Bu karar, ekonomistlerin genel beklentisiyle uyumluydu ve geçtiğimiz ay politika faizinde yapılan 500 baz puanlık artışın ardından geldi.
TCMB'nin açıklamasında, Para Politikası Kurulu'nun faiz kararının arkasındaki gerekçeler vurgulandı. Açıklamada, Mart ayında aylık enflasyonun ana eğiliminin öngörülenden yüksek gerçekleştiği belirtildi. Hizmet sektöründeki yüksek enflasyon ve diğer faktörlerin, enflasyonist baskıların devam ettiğini gösterdiği ifade edildi. Kurul, iç talepte direnç olduğunu ve jeopolitik riskler ile gıda fiyatlarının da enflasyon üzerinde baskı yarattığını vurguladı.
Mart ayında uygulanan sıkılaştırma önlemlerinin ardından finansal koşulların sıkılaştığı belirtilirken, kredi ve iç talep üzerindeki etkilerin izlenmeye devam ettiği aktarıldı. Merkez Bankası, enflasyon üzerindeki risklerin farkında olduklarını ve ihtiyatlı bir politika duruşu sürdüreceklerini açıkladı. Aylık enflasyonun ana eğiliminde belirgin bir düşüş sağlanana ve enflasyon beklentileri tahmin aralığına yaklaşana kadar bu sıkı para politikası duruşunun devam edeceği belirtildi.
Kurul, kredi büyümesi ve mevduat faizindeki olağandışı gelişmeleri de yakından takip ettiklerini söyledi. Parasal aktarım mekanizmasının desteklenmeye devam edeceği ve gerekirse likidite gelişmelerini kontrol etmek için sterilizasyon araçlarının kullanılabileceği belirtildi.
TCMB, kararlarının öngörülebilir, veri odaklı ve şeffaf bir çerçevede alınacağını vurgulayarak, fiyat istikrarı temel amacını korumak için elindeki tüm araçları kullanma taahhüdünü yineledi. Para politikası kararlarının, enflasyonu orta vadede yüzde 5 hedefine ulaştıracak şekilde tasarlandığı ve bu hedef doğrultusunda sıkı bir duruşun sürdürüleceği mesajı verildi.
