Uzmanlar sigara bağımlığının bu denli artmasının artında sigaraya ulaşımın kolaylığı, fiyatı ve diğer bağımlılıklarla kıyaslandığında hem ekonomik, hem hukuksal hem de ruhsal olarak daha az sorunla karşılaşılmasının büyük etkisi olduğunun altını çiziyor.

Sigaranın yarattığı olumsuz sonuçlara duyarsızlığın ve sigarayı bırakma çabalarının desteklenmemesinin de yeni bağımlılıkları tetiklediği üzerinde duran uzmanlar, ulaşım kolaylığı dışında, 'kilo alırım, herhangi sebepten dolayı da ölebilirim, artık çok geç ya da gelecekte bırakırım' gibi düşünce kalıpları da sigarayı bırakmayı engelleyen nedenler arasında bulunmakta olduğunu dile getiriyor.

Sigara bırakma başarı oranı, birçok madde bağımlılığı tedavisinde de olduğu gibi kişinin kendi isteği ve iradesi ile ilişkili olmaktadır. Davranışsal, fizyolojik ve ruhsal yoksunluk belirtilerinin kişiyi zorladığı bu süreçte, bilgilendirici ve destekleyici yardım almak bırakma eyleminin devamının sağlanması açısından çok önemlidir.

Yapılan araştırmalara göre her yıl sigara içenlerin % 70 'i bırakmayı düşünmekte ve 1/3 ü de bırakmayı denemektedir. Ancak bu süreci herhangi profesyonel bir yardım talep etmeden kendi başına deneyenlerin %98'i sonraki bir yıl içerisinde yeniden sigaraya başlamaktadır.

Sigarayı bırakma döneminde ortaya çıkan öfke, huzursuzluk, madde arama davranışı, gerginlik, yoğunlaşma güçlüğü gibi yoksunluk belirtileri kişinin içme süresi ve miktarı ile de doğrudan ilişkilidir. Çoğu bağımlı, diğer bağımlılık örüntülerinde olduğu gibi sigarayı bir rahatlama, stresle baş etme, öfke kontrol aracı gibi görmekte ve bu davranışı pekiştirmektedir