Ergenlikte stresin azaltılabilmesi için anne ve babalara büyük görev düştüğünü vurgulayan uzmanlar, sağlıklı iletişimin bu dönemde daha da önemli bir hale geldiğini hatırlatıyor.
Kişinin performansının yükselmesinin, hayata olumlu bakabilmesinin, risklere karşı uyanık olabilmesinin hem fiziksel hem de psikolojik sorunlarla mücadele edebilmesinden kaynaklandığını belirten uzmanlar, stresin kişinin sağlığını tehdit ederek yaşam kalitesini ciddi ölçüde düşürdüğü üzerinde duruyor.
Söz konusu bir ergense bu durumun daha büyük etkileri olduğunu dile getiren uzmanlar, 10-19 yaş arasını kapsayan ergenlik çağında gençlerin fiziksel, cinsel ve psikososyal alanlarda pek çok gelişim ve değişim yaşadığını ve bu yaşanan değişimlerin etkisiyle ortaya çıkan stresle baş etmek zorunda kaldıklarını savunuyor.
Bu dönemde ergenlerin bedensel değişimlerine uyum sağlayabilmek, anne babaları ile ilişkilerini yeniden şekillendirerek, bağımsız bir birey olabilmelerini sağlamak, akademik gereklilikler yerine kendi için meslek seçmek , sosyal roller edinmek gibi çabalar içinde olduğunu hatırlatmakta fayda var. Bu adımların her birinin ergen için ayrı bir stres kaynağı olduğunun altını çizen uzmanlar, gencin stresle uygun baş etme becerileri geliştirmesinin gerek ergenlik gerekse yetişkinlik döneminde ona büyük yararlar sağlayacağını, kontrol edebildiği taktirde stres sayesinde hem fiziksel hem psikolojik kazanımlar yaşayacağını savunuyor.
